Burdur, Göller Bölgesi’nde antik kentleri, ilginç doğal oluşumları ve turkuaz gölleriyle öne çıkan gizemli ve tarihi bir şehirdir. Burdur, hem doğa hem de tarih tutkunları için eşsiz bir ziyaret noktasıdır. Akdeniz ve Ege bölgelerinin kesiştiği noktada yer alır. Burdur, binlerce yıl önce yaşamış medeniyetlerin kalıntılarını görebileceğiniz antik kentlerden dünyanın en berrak göllerinden birine kadar görülecek birçok harika yere sahiptir. Şehrin samimi atmosferi ve eşsiz coğrafyası, ömür boyu sürecek anılar biriktirmenizi sağlayacaktır. Bu rehber, Burdur’daki gizli hazineleri keşfetmek için harika bir kaynaktır.
Salda Gölü

“Türkiye’nin Maldivleri” olarak bilinen Salda Gölü, Burdur’da mutlaka görülmesi gereken bir numaralı yerdir. Yeşilova ilçesinde bulunan göl, turkuaz rengi suyu ve bembeyaz kum gibi görünen hidromanyezit minerallerine sahip kıyı şeridiyle ünlüdür. Dünya’da Mars yüzeyine benzeyen birkaç yerden biri olduğu düşünülmektedir. Salda Gölü, Türkiye’nin en derin ve en temiz göllerinden biridir. Çevresindeki plajlar dinlenmek, fotoğraf çekmek ve yaban hayatını izlemek için harikadır. Gölün çevresi de koruma altındadır ve doğal güzelliğinin korunması çok önemlidir. Bu doğa harikasını görmek istiyorsanız, Salda Gölü, Burdur’da ziyaret edilebilecek en eşsiz yerlerden biridir. Göl çevresinde kamp kurabilir ve huzurlu manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.
Sagalassos Antik Kenti

Sagalassos, Roma İmparatorluğu’nun güzelliğini gözler önüne seren önemli bir arkeolojik alandır. Burdur’un Ağlasun ilçesi yakınlarındaki Akdağ’ın eteklerinde yer almaktadır. İyi korunmuş yapıları ve güzel manzaralarıyla ünlü olan Sagalassos, UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer almaktadır. Hala akan Antoninler Çeşmesi’ni, Agora’yı ve dünyanın en yüksek noktasındaki tiyatroyu mutlaka görmelisiniz. Kazı çalışmaları devam eden Sagalassos, Pisidya’nın “İmparatorluk Kültü” merkezi olarak bilinir. Sagalassos, tarih ve arkeolojiye meraklı olanlar için Burdur’da ziyaret edilebilecek en iyi yerlerden biridir. Şehrin en yüksek noktasından Ağlasun’un tamamı görülebilir.
Kibyra Antik Kenti

Kibyra antik kenti, Gölhisar ilçesinde yer almaktadır. Anıtsal yapıları, özellikle de stadyumu, mimari harikalarıyla bilinir. Kibyra, birinci derece arkeolojik sit alanı olup üç tepe üzerine kurulmuş stratejik bir şehirdir. Stadyum, şehrin en ünlü yapısıdır. MS 2. yüzyıldan kalma olduğu düşünülen yapının, gladyatör dövüşlerine ev sahipliği yaptığı düşünülmektedir. Odeon’daki (Müzik Evi) ünlü Medusa mozaiği, şehrin en güzel sanat eserlerinden biridir ve mutlaka görmelisiniz. Ziyaretçiler, mozaik üç boyutlu görünümü nedeniyle bu mozaiğe hayran kalmaktadır. Kibyra, tarihi yapıları ve güzel mimarisi nedeniyle Burdur’da görülecek yerler listenizin başında yer almalıdır. Kibyra’daki su kanalları ve agorası da şehrin muhteşem mühendisliğinin örnekleridir.
İnsuyu Mağarası

İnsuyu Mağarası, Türkiye’nin turistlere açılan ilk mağarasıdır. Burdur-Antalya karayolu üzerinde, şehir merkezine yakın bir konumdadır. İnsuyu, binlerce yıldır oluşmuş karstik bir oluşumdur. Sarkıtları, dikitleri, sütunları ve damlataş havuzları onu gerçek bir yeraltı cenneti haline getirir. Mağaranın içinde zaman zaman suyla dolan küçük göletler bulunur. Mağara, yıl boyunca yaklaşık 14 santigrat derece sabit bir sıcaklıkta kalır ve bu da onu sağlık turizmi için popüler bir yer haline getirir. Doğal oluşumları görmek ve mola vermek istiyorsanız İnsuyu Mağarası harika bir yerdir. Bu doğal güzellik, Burdur coğrafyasının ne kadar çeşitli olduğunu gösterir. Mağaranın aydınlatması, insanları içine çeken güzel bir manzara oluşturur.
Burdur Arkeoloji Müzesi

Burdur Arkeoloji Müzesi, özellikle Sagalassos ve Kibyra gibi eski kentlerde bulunanlar olmak üzere, bölgenin zengin tarihini yansıtan eşsiz eserlere ev sahipliği yapmaktadır. Müze, 2008 yılında “Ziyaret Edilmeye Değer Müze” ödülünü kazanmıştır. Neolitik dönemden Osmanlı dönemine kadar on binlerce eser sergilenmektedir. Roma dönemine ait heykeller, lahitler ve mozaikler, müzenin en etkileyici parçaları arasındadır. Tarihi Pirkulzade Medresesi binasında yer alan müze, Burdur’un kültürel mirası ve arkeolojik hazineleri hakkında bilgi edinmek için harika bir yerdir. Tarih hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyenler için burası harika bir başlangıç noktasıdır. Müze bahçesinde ayrıca Roma ve Bizans dönemlerine ait taş eserler de sergilenmektedir.
Lisinia Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi

Burdur Gölü kıyısında, Karakent Köyü yakınlarında bulunan Lisinia Doğa ve Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi, doğayı korumak ve vahşi hayvanların bakımı için önemli çalışmalar yürütmektedir. Lavanta ve gül gibi güzel kokulu bitkilerle dolu geniş tarlalarıyla da bilinir. Yaz aylarında, fotoğrafçılar güzel mor lavanta tarlaları nedeniyle Lisinia’yı ziyaret etmeyi çok severler. Merkez ayrıca, insanların çevre hakkında daha fazla bilgi edinmelerine yardımcı olan projeleri ve gönüllü çalışmalarıyla da bilinir. Lisinia, doğaya katkıda bulunmak ve güzel manzaraların tadını çıkarırken dinlenmek istiyorsanız Burdur’da ziyaret edilebilecek harika bir yerdir. Lavanta hasat mevsimi boyunca merkez çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapar.
Taş Oda Konağı

Burdur’un merkezinde bulunan Taş Oda Konağı, 17. yüzyıldan kalma Osmanlı sivil mimarisinin güzel bir örneğidir. Günümüzde Etnografya Müzesi olarak hizmet vermektedir. Konak, taş ve ahşaptan yapılmış olup tipik bir Burdur evi görünümündedir. İç mekanda tavan süslemeleri, el oyması süslemeler ve bölgeye özgü mobilyalar bulunmaktadır. Konağın odalarında ziyaretçiler, Burdur’un günlük yaşamı ve geçmişten kalma geleneksel el sanatları hakkında bilgi edinebilirler. Burdur’un kültürü ve yaşam tarzı hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız, şehir merkezindeki Taş Oda Konağı’nı ziyaret etmelisiniz. Konağın avlusu, Burdur tarihini hissetmek için harika bir yer.
Kremna Antik Kenti

Kremna, Burdur’un Bucak ilçesi yakınlarında, Aksu Vadisi’ne bakan dik bir platoda yer alan eski bir şehirdir. Pisidya bölgesinin en önemli şehirlerinden biridir. Şehrin en parlak dönemini Roma İmparatorluğu döneminde, MS 3. ve 4. yüzyıllarda yaşadığı söylenir. Tiyatrosu, kütüphane kalıntıları ve özellikle de Kremna’nın dik yamaçları onu ünlü kılar. Antik şehir, hem tarihi hem de çevresindeki güzel manzaralar ve yukarıdan vadi manzarasıyla Burdur’da mutlaka görülmesi gereken yerlerden biridir. Kremna, Bucak’a yakın olması nedeniyle ulaşımı kolaydır. Bölgedeki az bilinen ancak önemli bir arkeolojik alandır. Ayrıca şehrin su kemerlerini ve nekropolünü de görmelisiniz.
Susuz Kervansarayı (Susuz Han)

Susuz Kervansarayı, Antalya-Burdur karayolu üzerinde, Bucak ilçesi yakınlarındaki Susuz köyünde bulunan Selçuklu döneminden kalma devasa bir yapıdır. 13. yüzyılda inşa edilen kervansaray, ünlü İpek Yolu üzerinde önemli bir durak ve ticaret noktasıydı. Hanın güçlü taş duvarları ve tipik Selçuklu kapı detayları, o dönemdeki yapıların nasıl inşa edildiğini gösteriyor. Susuz Han, odalarını ve kapalı alanlarını büyük bir avlunun etrafına yerleştirerek kervanları ve tüccarları güvende tutuyordu. Tarihi kervansaray mimarisine ilgi duyuyorsanız, Susuz Han Burdur’da mutlaka görülmesi gereken bir yer. Hanın güzel taç kapısı, Selçuklu taş ustalarının hünerlerini sergiliyor.
Burdur Gölü ve Kuş Cenneti

Burdur merkezine yakın olan Burdur Gölü, Türkiye’nin yedinci büyük gölü ve önemli bir sulak alan ekosistemi ve kuş gözlem noktasıdır. Kış aylarında hem yerli hem de göçmen kuşlara ev sahipliği yapar. Göl çevresindeki parklar ve yürüyüş yolları, günübirlik geziler ve eğlence için harikadır. Ancak son yıllarda göl seviyelerinin düşmesiyle birlikte çevrenin korunması daha da önemli hale gelmiştir. Burdur Gölü, Burdur’un güzel ve önemli yerlerini görmek isteyen doğa fotoğrafçıları ve kuş gözlemcileri için mutlaka görülmesi gereken bir yerdir. Gün batımında göl manzarası özellikle güzeldir. Göl kenarındaki parklarda yerel Burdur şiş kebabını da deneyebilirsiniz.
Burdur’da gezilecek yerler listemiz hoşunuza gittiyse “Antalya’da Gezilecek Yerler: 5 Destinasyon” içeriğimize de göz atabilirsiniz.
Bir Cevap Yaz



