Anadolu’nun en eski şehirlerinden biri olan Erzurum, sert iklimi, kış turizmi ve muhteşem Selçuklu-Osmanlı mimarisiyle ünlüdür. Şehir, uzun zamandır önemli bir ticaret ve kültür merkezi olmuştur. Palandöken Dağları ve Çifte Minareli Medrese gibi ünlü yapılarıyla ünlüdür. Erzurum, sizi derin bir tarihi yolculuğa çıkaracak, açık hava sporları yapmanıza olanak sağlayacak ve eşsiz coğrafi oluşumları gösterecek birçok ilgi çekici yere sahiptir. Erzurum’un zengin kültürü, Dadaş kültürü ve cağ kebabı ve kadayıf gibi yöresel lezzetleriyle unutulmaz bir gezi deneyimi sunar. Erzurum, tarihi kaleleri, destansı tarihi ve doğal güzellikleriyle görülmeye değer Doğu Anadolu şehirlerinden biridir.
Üç Kümbetler
Erzurum’da yapılacak şeyler dendiğinde akla ilk gelen yer Palandöken Kayak Merkezi’dir. Artık şehrin bir simgesi ve Türkiye’de kış turizmi için en popüler yerlerden biridir. Palandöken Dağı’nın yüksek yamaçlarında yer alan tesis, uzun bir kayak sezonu, uluslararası standartlara uygun pistleri ve yüksek kaliteli karıyla hizmet vermektedir. Hem amatör hem de profesyonel kış sporları tutkunlarına açıktır. Ejder Tepesi’ne çıkan telesiyej, Erzurum Ovası’nın muhteşem manzaralarını sunmaktadır. Kayak ve snowboard’un yanı sıra Erzurum’da yaz aylarında trekking, dağ bisikleti ve yamaç paraşütü gibi birçok eğlenceli aktivite mevcuttur. Modern olanakları ve konaklama seçenekleriyle tesis, keyifli bir kış tatili için idealdir.
Çifte Minareli Medrese
Çifte Minareli Medrese, Erzurum’un en güzel ve ünlü Selçuklu eserlerinden biridir. Şehrin tarihi merkezinde yer almaktadır. Muhtemelen 13. yüzyılın sonlarında İlhanlılar döneminde inşa edilen bu yapı, Selçuklu mimarisinin en güzel örneğidir. Portalindeki güzel taş işçiliği ve adını veren iki yivli minaresi bunun örnekleridir. Efsaneye göre, Anadolu Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat’ın kızı Hüdavend Hatun tarafından yaptırılmıştır. Bu nedenle Hatuniye Medresesi olarak da anılır. Medrese, geniş avlusu, iki katlı yapısı ve minarelerindeki geometrik ve çiçek desenleri nedeniyle ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir. Çifte Minareli Medrese, Erzurum’da kültürel ve sanatsal açıdan önemli bir ziyaret yeridir. Bölgenin tarihi hakkında daha fazla bilgi edinmek için bu devasa yapıyı mutlaka görmelisiniz.
Yakutiye Medresesi
İlhanlılar hükümdarı Sultan Olcaytu döneminde Hoca Yakut tarafından 1310 yılında inşa ettirilen Yakutiye Medresesi, Erzurum’da görmeniz gereken bir diğer muhteşem İlhanlı yapısıdır. Anadolu’daki en büyük dört eyvanlı, tek katlı, kapalı avlulu medreselerden biridir. Medresenin girişindeki süslemeler ve köşelerindeki minare kalıntıları ilgi çekicidir. Bina, günümüzde bölgenin tarihi ve kültürü hakkında birçok ilginç bilgi sunan Türk İslam Eserleri ve Etnografya Müzesi olarak hizmet vermektedir. Müzedeki özellikle Selçuklu ve Osmanlı eserleri, Erzurum’un tarihinin ne kadar derin olduğunu göstermektedir.
Erzurum Kalesi ve Saat Kulesi
Şehrin merkezinde yüksek bir tepede yer alan Erzurum Kalesi, Urartu dönemine kadar uzanan köklü bir geçmişe sahiptir. Kale, yıllar içinde birçok kez onarılmış ve eklemeler yapılmıştır ve stratejik konumu sayesinde şehrin muhteşem bir manzarasına sahiptir. Kalenin yanındaki Saat Kulesi (Tepsi Minare), Saltuklular döneminde inşa edilmiştir. Adını tepsi şeklindeki balkonundan almaktadır. Bu eski kule aynı zamanda gözetleme kulesi olarak da kullanılmıştır. Kale ve kule, Erzurum gezinizde şehrin tamamını görüp fotoğraf çekmek için harika yerlerdir. Kalenin etrafındaki eski yapılar, Erzurum’un uzun medeniyet geçmişini gözler önüne serer.
Palandöken Kayak Merkezi
Üç Türbe, Anadolu Selçuklu mimarisinin en güzel ve eşsiz örneklerinden bazıları oldukları için Erzurum’da mutlaka görülmesi gereken yerlerden biridir. 12. ila 14. yüzyıllara tarihlenen bu üç devasa türbe, bölgede yaygın olan türbe mimarisi tarzını yansıtır. En büyük türbenin Saltuklu Bey Emir Saltuk’a ait olduğu düşünülmektedir. Konik çatılı, geometrik ve bitkisel desenlere sahip sekizgen türbeler, Selçuklu taş işçiliğinin güzelliğini gözler önüne serer. Türbelerin çevresi, burayı ziyaret etmek için güzel bir yer haline getiren sakin, tarihi ve manevi bir havaya sahiptir. Bu yapılar, Orta Çağ Türk-İslam türbe mimarisinin eşsiz örnekleri oldukları için Erzurum’da görülmesi gereken en ilgi çekici yerlerden bazılarıdır.
Tortum Şelalesi ve Gölü
Tortum Şelalesi, Türkiye’nin en büyük şelalelerinden biridir. Heyelan sonucu oluşan Tortum Gölü’nün kuzey ucunda yer alır. Erzurum’un Uzundere ilçesi yakınlarındadır. Yaklaşık 48 metre yükseklikten dökülen şelalenin sesi, özellikle ilkbahar ve yaz aylarında güzel bir doğa manzarası oluşturur. Şelalenin etrafına inşa edilen seyir terasları ve yürüyüş yolları, ziyaretçilerin bu güzel doğa harikasını yakından görmelerini sağlar. Şelalede ayrıca bir hidroelektrik santrali de bulunmaktadır. Tortum Gölü, etrafındaki ağaçlar ve bitki örtüsü sayesinde piknik yapmak ve dinlenmek için harika bir yerdir. Doğa turizmi için Erzurum seyahat listenizde mutlaka uğramanız gereken en doğal ve ferahlatıcı yerdir.
Narman Peri Bacaları
Erzurum’un Narman ilçesinde bulunan Narman Peri Bacaları, rüzgar ve su erozyonu sonucu oluşan ilginç jeolojik oluşumlardır. “Kızıl Periler Diyarı” olarak da adlandırılırlar. Gün batımında, bölgedeki kızıl ve kahverengi topraklar özellikle güzel manzaralar sunar. Bu doğal yapılar, Kapadokya’daki peribacalarından farklıdır çünkü daha koyu kırmızı bir renge sahiptirler ve daha geniş bir jeolojik yapıya sahiptirler. Narman Peribacaları, fotoğraf çekmek ve doğa yürüyüşleri yapmak için harika bir yerdir. Erzurum’a yapılan her geziyi daha da ilginç hale getirirler. Bu bölgedeki arazinin şekli, ziyaretçiler için oldukça havalı olan Mars’ı andırır.
Taşhan (Rüstem Paşa Bedesteni)
Taşhan, Kanuni Sultan Süleyman döneminde Rüstem Paşa tarafından yaptırılan büyük bir kervansaraydır. Erzurum’un tarihi ticaret merkezlerinden biridir. Bu tarihi yapı günümüzde “Oltu Taşı Çarşısı” olarak adlandırılmaktadır. Yerel zanaatkarların Oltu taşından yapılmış tespih, takı ve süs eşyaları sattığı popüler bir alışveriş mekanıdır. Taşhan’ın mimarisi tipik Osmanlı dönemi kervansaraylarını yansıtır ve geniş avlusu en ilgi çekici özelliklerinden biridir. Sadece Erzurum’da bulunan Oltu taşının yapıldığı atölyeleri ve dükkanları gezerek yerel kültür hakkında bilgi edinebilirsiniz. Taşhan, Erzurum’un görülecek yerler listesinde gerçek bir alışveriş ve kültür merkezidir.
Aziziye ve Mecidiye Tabyaları
Aziziye ve Mecidiye kaleleri, 93. Dünya Savaşı (1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı) sırasında şehrin korunmasına yardımcı olan askeri yapılardır. Ayrıca bize Erzurum’un yakın tarihine de bir bakış sunarlar. Bu kaleler, destansı direnişe ve Nene Hatun gibi kahramanlara bir övgüdür. Özellikle Aziziye Kalesi, tarihi önemi ve çevresindeki anıtlar nedeniyle ziyaretçilerde hüzünlü bir atmosfere sahiptir. Kaleler, Erzurum Ovası’na bakan tepelerde yer alır ve geçmişi canlandırır. Aziziye ve Mecidiye kaleleri, tarihi seven veya milli mücadele ruhunu hissetmek isteyen herkes için mutlaka görülmesi gereken yerlerdir. Bu eski yapılar, Erzurum’un savunmasının ne kadar güçlü olduğunu ve halkının vatanına ne kadar bağlı olduğunu göstermektedir.
Erzurum Ulu Camii
Ulu Camii, Erzurum’un en eski camisidir. Saltuklu Emiri Nasreddin Aslan Mehmet tarafından 1179 yılında yaptırılmıştır. “Atabey Camii” olarak da anılan cami, şehrin manevi merkezlerinden biri olup Selçuklu üslubunda inşa edilmiştir. Caminin içi sade ama etkileyicidir; güzel ahşap sütunlar ve tavandaki mimari detaylar göze çarpar. Tarihi şehir merkezindeki Çifte Minareli Medrese ve Erzurum Kalesi’ne yakın olması nedeniyle ulaşımı kolaydır. Ulu Cami, İslam sanatı ve mimarisine ilgi duyan herkes için mutlaka görülmesi gereken bir yerdir. Cami uzun süredir ibadete açıktır ve hala o zamanki gibi görünmektedir.
Eğer Erzurum’da gezilecek yerler listemiz hoşunuza gittiyse “Edirne’de Gezilecek Yerler: Osmanlı’nın Kalbinde Tarihi Bir Gezi Rotası” içeriğimize de göz atabilirsiniz.
