Kafkaslar’ın kalbinde, tarih ile modernliğin el ele yürüdüğü bir şehir düşünün: Tiflis. Gürcistan’ın başkenti olan bu kadim şehir, yüzyıllardır medeniyetlerin buluşma noktası olmuş. Dar sokakları, renkli balkonlu evleri, sülfür kokulu hamamları ve her adımda karşılaşacağınız küçük sürprizleriyle Tiflis, ziyaretçilerine sadece manzara değil, bir hikâye anlatır.
İşte Tiflis’e yolunuz düştüğünde mutlaka görmeniz gereken, her biri ayrı ruh taşıyan 7 büyüleyici yer ve onların etkileyici hikâyeleri:
1. Narikala Kalesi – Tiflis’in Sessiz Tanığı
Tiflis’in en yüksek noktasında yer alan Narikala Kalesi, şehre tepeden bakan bir tarih bekçisi gibidir. 4. yüzyılda kurulan bu kale, Araplar, Persler, Moğollar ve Ruslar tarafından defalarca el değiştirmiştir.
-
Kalenin eteklerinden yürüyerek çıkabilir veya teleferikle ulaşabilirsiniz.
-
Gün doğumu ya da gün batımında, Tiflis’in en güzel manzarası buradan izlenir.
-
Kalenin kalıntıları arasında gezinirken tarih sanki ayaklarınızın altında akıyor gibi hissedersiniz.
Hikâyesi: Narikala, Tiflis’in fırtınalı geçmişinin adeta sessiz bir günlüğüdür. Her taşında savaşların, aşkların, ihanetlerin izleri var.
2. Abanotubani – Sülfür Hamamları ve Doğuş Efsanesi
Tiflis’in en eski semtlerinden biri olan Abanotubani, yer altından çıkan sıcak sülfür sularıyla ünlü. Bu semtteki kubbeli hamamlar, Orta Doğu ve Osmanlı mimarisini bir araya getiriyor.
-
Sülfür kokusu rahatsız edici gelse de, cilde iyi geldiği söylenir.
-
Tiflis ismi bile bu sulara dayanır: “Tbilisi”, Gürcüce’de “sıcak” anlamına gelir.
-
Geleneksel hamamda kese ve masaj deneyimi yaşanabilir.
Hikâyesi: Rivayete göre Gürcü Kralı Vahtang Gorgasali, burada bir sülün avlarken kuşun sıcak suya düştüğünü görür ve bu noktada şehir kurmaya karar verir.
3. Eski Tiflis (Old Town) – Zamanın Donduğu Sokaklar
Ahşap balkonlu evleri, taş yolları, sarmaşıklarla örtülü duvarlarıyla Eski Tiflis, geçmişi bugüne taşıyan bir açık hava müzesi gibidir.
-
Evlerin çoğu 18-19. yüzyıldan kalma olup hâlen kullanılmaktadır.
-
Şarap evleri, kafeler, sanat galerileriyle dolu sokaklar
-
Sokak sanatçıları ve minik el sanatları dükkânları
Hikâyesi: Burada yaşayan halkın büyük bölümü yıllarca Müslüman, Hristiyan ve Yahudi komşularla iç içe, barış içinde yaşadı. Bu kültürel mozaik hâlâ hissediliyor.
4. Barış Köprüsü (Bridge of Peace) – Modern Mimariyle Tarihi Bağlamak
2010 yılında inşa edilen bu cam ve çelik köprü, şehrin modern yüzünü temsil ediyor. Kura Nehri’nin iki yakasını birbirine bağlıyor.
-
Gece ışıklandırmasıyla fotoğrafçılar için eşsiz kareler sunar.
-
Üzerindeki LED lambalar, Morse alfabesiyle barışı simgeleyen kelimeleri yanıp söndürür.
-
Modern mimari ile tarihi şehri birleştiren sembolik bir yapı
Hikâyesi: Gürcü halkı köprüye ilk başta mesafeli yaklaşsa da, zamanla bu yapı Tiflis’in değişen kimliğini yansıtan bir simgeye dönüştü.
5. Sameba Katedrali – Gürcistan’ın Ruhani Kalbi
Yaklaşık 84 metre yüksekliğiyle Kafkaslar’ın en büyük Ortodoks katedrallerinden biri olan Sameba, sadece mimarisiyle değil, ihtişamıyla da büyüler.
-
2004 yılında tamamlanmıştır, geleneksel ve modern mimarinin birleşimidir.
-
Devasa kubbesi ve çan kulesi şehrin her yerinden görülebilir.
-
İçeriye girildiğinde sessizlik ve huzur insanı etkiler.
Hikâyesi: Sovyetler Birliği döneminde din yasaklıydı. Bağımsızlıktan sonra halk bu katedrali inşa ederek inançlarını özgürce yaşama isteğini somutlaştırdı.
6. Mtatsminda Parkı ve Tepe Manzarası
Tiflis’in en yüksek tepesi olan Mtatsminda, doğa, eğlence ve manzaranın buluştuğu bir alan. Tepede bir lunapark, yürüyüş yolları ve restoranlar bulunur.
-
Dönme dolapta şehri kuşbakışı izlemek mümkün
-
Tepe restoranlarında şarap eşliğinde Gürcü mutfağı tadılabilir
-
1905’ten beri çalışan tarihi fünikülerle çıkış yapılır
Hikâyesi: Bu tepe yıllar boyunca Tiflis halkı için bir buluşma, kutlama ve dinlenme alanı oldu. Şimdi hâlâ sevdikleriyle vakit geçirmek isteyenlerin ilk tercihi.
7. Rustaveli Caddesi – Kültür, Sanat ve Alışverişin Nabzı
Tiflis’in kalbi sayılan bu geniş bulvar, Gürcü edebiyatının öncüsü Şota Rustaveli’nin adını taşıyor. Cadde boyunca birçok müze, tiyatro ve alışveriş mağazası bulunur.
-
Gürcistan Ulusal Müzesi ve Parlamento Binası burada yer alır.
-
Butikler, kitapçılar, sanat galerileri ile dolu bir rota
-
Sokakta resim yapan sanatçılarla karşılaşmak mümkün
Hikâyesi: Sovyet döneminden bugüne kadar şehrin her toplumsal hareketi bu caddede yankı bulmuştur. Günümüzde bile Gürcü halkının ruhunu burada hissedersiniz.
Tiflis’i gezmek, sadece sokaklarda yürümek değil; bir medeniyetin katman katman ruhunu hissetmek demek. Her taş, her yapı, her sokak ismi bile geçmişe açılan bir pencere gibi.
Ve bu şehir, telaşsızca gezildiğinde en çok kendini anlatır. Sabırlı olun, sokaklara karışın, bir bankta oturup çevreyi izleyin, halk pazarından meyve alın ya da bir yaşlıyla sohbete dalın.
Tiflis, tanıyanın bir daha unutmamak üzere içine aldığı bir şehir. Ve kimlikle bu kadar kolay ulaşılabiliyor olması, onu Türk seyahatseverler için ayrı bir yere koyuyor.
Daha fazla güncel içerikler için uzakdegil.com’u takip etmeye devam edin.